Bundan yıllar önceydi. Bir arkadaşımızın evinde toplanmıştık arkadaşlarla bir yılbaşı gecesi. Güzelliklerle dolu bir geceydi. Sabah uyandığımda şunları söylerken bulmuştum kendimi.
"-… öylesine güzel, büyüleyici…"
"-… beyaz, ilizyon, çiçek…"
"-… beyaz, melek, öylesine güzel…"
Durumumu farkedince çabucak toparlamaya çalışmıştım kendimi ve odada benden başka kimse olmadığını görünce rahatlamış tekrar uyumayı denemiştim.
O sabah aynı masada kahvaltı yapıyorken kendimden korkmuştum. Ve yanında yol alırken bir süre…
Sonra zaman geçti. O kanatlandı ve uzağa gitti. Giderken dönüp baktığı ben miydim? Bilmiyorum ama ben orada tam gözlerinin içerisindeydim. Uzun süre de orada kaldım. Mesafe yoktu aramızda, tüm o geniş alanda bir ben vardım bir de o, o sırada. Yavaşça döndü arkasını ve gökyüzüne giden geçitte kayboldu yavaşça…
Yıllar geçti; o hala göklerde bir melek. Ben de arada sırada bir merhaba diyen eski bir arkadaş…
(Unutulmayacak gizlerin büyüleyici beyazlığının göz alıcı anısına)