“Kendine özgü pırıltılarla dolu bu romanda Jack Kerouac, Zen Yolu’nu izleyerek temel gerçeklerini arayan iki genç adamı anlatıyor bize”…
“Kerouac beatnik(1) kuşağının en önemli iki temsilcisinden biri… Bu kuşağın edebiyatı söz konusu olunca şiirde ilk akla gelen ad Alan Gingsberg’se düz yazıda da hemen Kerouac akla geliyor. Özellikle burada çevirisi sunulan kitap 1956 yılında Kerouac’ın San Francisco’nun beatnik dünyasındaki gerçek yaşam öyküsünün romanlaştırılmış biçiminden başka bir şey değil. Onun için bu kitaba beatniklerin dünyasını olduğu gibi, tam bir gerçeklikle yansıtan bir belge gözüyle de bakılabilir.” deniyor kitabın ön süzünde.
1: Beatnik sözcüğü aşağılatıcı bir anlamda bu akıma karşı olanlarca kullanılmıştır. Onlar kendilerini “Beat Kuşağı” adıyla tanıtıyorlardı. Bu yazıda Beatnik sözcüğünün kullanılmasının nedeni yurdumuzda bu adla tanınmış olmalarıdır.
Bu kitabın bazı bölümlerini yalnız başınıza bulunduğunuz bir ortamda yüksek sesle okumanızı öneririm. Şiirsel bir anlatımla başarılı bir şekilde çevirisi yapılan bu kitabı henüz okumadıysanız büyük şanssızlık. Ama yine de geç kalmış sayılmazsınız…