Öperek uyandırdım bu sabah ayrılığı

Okumayı unuttuk, yazmayı, düşünmeyi… Hayatımız giderek otomatikleşirken duygularımız da otomatikleşiyor sanki.

Cemal Süreyya‘nın aşağıdaki şiiri bana işte bunları hissettirdi. Öyle derin öyle anlamlı yazılar var ki edebiyat dünyamızda; bir okusak. Bu gün bir paylaşım sitesinde gördüm bu şiiri. Daha önce görmemiş, okumamış olduğuma üzüldüm. Siz benim gibi değilsinizdir belki; okumuşsunuzdur, bilirsiniz belki. Ancak işte benim gibiler, iflah olmaz zamane kaçkınları! Şiiri, şarkıyı, düşleri içinde tutan şiir-şuur bilmez düşkolikler!… Tamam o kadar da değil!

Öperek uyandırdım bu sabah ayrılığı….
Fırından yeni çıkan bekleyişler satın aldım… 
Kırmızı mavi ekoseli yalnızlığımı serdim masaya… 
Manzaraysa ayrılığa sıfır! İşte her şey hazır.. 
Acılarımla iki lafın belini kırdık… 
Yokluğunda bir kuş sütü eksik..
Yalnızlığım ve ben;
seni çok bekledik…

Cemal SÜREYYA

 

İster istemez şunları düşündüm okuyunca;
Nasıl bir düşünce tarzıdır, nasıl bir sanattır ceket yerine kırmızı ekoseli yalnızlığı sermek masaya, o sıcacık simit, ekmek yerine bekleyişler satın almak fırından, yalnızlığa sıfır manzarada yer tutmak sanki şölen sofrasına oturur edasıyla. Yalnızlığı dahi böylesine bir aşk ile birleştirmek, dertleri karşına alıp sohbet edebilmek… Off ya; daha çok okumam gerek 🙂 Teşekkürler gerçekten. bu tarz paylaşımlar yapan güzel yürekli insanlara…
cemalsureyya

Bu konuda bir fikriniz mi var?

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.