Doğaya bakınca her mevsimin kendine özgü bir güzelliği vardır. Ama acılarla, ayrılıklarla, yaprak dökümüyle ilişkilendirilmiş sonbahar hüzün mevsimidir. Nitekim içinde bulunduğumuz şu günlerde de hüzün tüm haşmetiyle gökyüzünün maviliğini kaplamaktadır. Mutlak suretle “insan” dır buna sebep olan. Habil ile Kabil den beri süregelen ikilemde kaybolan, tarafını karanlıktan yöne seçen “insan”. Aşağıdaki şiirimsi ise bu günlerin acı atmosferinin de etkisiyle siyaha bürünmüş bu gökyüzünün sonsuza dek yaşayacak olan “mavi” çocuklarına adanmıştır. Bu unutulmayacak acı günlerin bir an önce geçmesi ve barış ve kardeşlik atmosferinde gökyüzünün layık olduğu renge bürünmesi dileklerimle…
Havada hazan kokusu var
Hüzün mevsimidir sonbahar
Gökyüzü ağlıyor, ağlıyor kuşlar
Ağlıyor yere düşen yapraklar.
Havada hazan kokusu var,
Matem karası bürümüş sokaklar
Nefessiz kalmış yiğitlere
Ağlarsa analar ağlar.
Havada hazan kokusu var,
İçinde biriktirirdiği hıçkırıklar
Nehirler gibi çağlar gürler de nafile
Babaların yüreğinde sessiz çığlıklar kopar…
Havada hazan kokusu var,
Yere düşer zeytin dalından yapraklar
Susuz bir yolcu geçer altından
Umut toplar bir güvercinin kanatlarından…
Havada hazan kokusu var,
küçük mavi hayallerimizle büyüyen
anılarımızın sarnıcından kopup
yeşerip de toprağa düşen, al rengi fidanlar var…
İ.Kaya Eylül 07, 2015. 16:36 “Siyahlar giymiş gökyüzünün mavi çocuklarına adanmıştır”